En bakılan konular
En son konular
Similar topics
Arama
Online E-Devlet Hizmetleri
Online E-Devlet HizmetleriTC Kimlik No
Vergi Kimlik No
SSK Hizmet Dökümü
İnternet Vergi Dairesi
Motorlu Taşıtlar Vergisi
Telefon Rehberi
ÖSYM Sınav Sonuçları
ÖSYM Sınav Sonuçları
ÖSS Sonuçları
KPSS Sonuçları
KPDS Sonuçları
LES Sonuçları
TUS Sonuçları
ÜDS Sonuçları
ALS Sonuçları
DGS Sonuçları
Diğer Sınav Sonuçları
ÖSYM Sınav Takvimi
E-Devlet Linkleri:
Devletim.com
Online Hizmetler
Milli Eğitim Bakanlığı
Üniversiteler
Sağlık Bakanlığı
Emeklilik Hizmetleri
Hukuk ve Adalet
Emniyet Hizmetleri
Ekonomik ve Mali İşler
İş ve Eleman Arama
Genel Devlet Kurumları
Bakanlıklar
Valilikler
Belediyeler
Kaymakamlıklar
Siyasi Partiler
Silahlı Kuvvetler
Sivil Toplum
Engelli Sayfaları
Elçilik - Konsolosluklar
Avrupa Birliği
K.K.T.C.
Turizm
Tatil ve Gezi Rehberi
Deprem Linkleri
Haber Kaynakları
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
HAZRET-İ PEYGAMBERİN ÇOCUKLUĞU VE İLK EVLENMELERİ
1 sayfadaki 1 sayfası
HAZRET-İ PEYGAMBERİN ÇOCUKLUĞU VE İLK EVLENMELERİ
HAZRET-İ PEYGAMBERİN ÇOCUKLUĞU VE İLK EVLENMELERİ
Peygamber Efendimizin çocukluk çağı, pek kutsal bir halde geçti. Daha
doğar doğmaz birtakım mucizeler belirmiş, kavim ve kabilesi arasında bir
bolluk ve bereket meydana gelmişti. Kâbe-i Muazzama içinde bulunan
müşriklere ait putlar, yüzleri üzere yere düşmüş, ateşe tapanların
ateşleri sönmüş, acaib rüyalar görülmüştü.
Peygamber Efendimizin dedeleri arasında evlâddan evlâda geçen bir nur
vardı. Bu nur sonunda Peygamber Efendimize geçti ve onun mübarek yüzünde
parlamaya başladı.
Mekke-i Mükerreme halkı, yeni doğan çocukları, havası hoş olan yerlerde
yaşayan ve dilleri pek açık olan aşiretlerden birer süt anneye
verirlerdi. Hazret-i Muhammed'i de, Beni Sa'd kabilesinden Haris
adındaki adamın karısı Halime'ye verdiler. Halime, bu meleklerden daha
güzel ve daha pak olan çocuğu bağrına bastı, yurduna alıp götürdü. Onu
dört yıl besledi. Bu süre içinde Hazret-i Muhammed'de gördüğü üstün
hallere ve yurdunda beliren berekete nihayet yoktu. Artık onu getirip
annesi Amine'ye teslim etti. Hazret-i Amine de bu masum yavrusunu alıp
dayı çocukları bulunan Neccar oğullarını ziyaret için Medine-i
Münevvere'ye götürdü. Bir süre orada kaldılar. Sonra Mekke'ye dönerken,
Hazret-i Amine Ebva denilen yerde daha yirmi yaşında iken vefat etti.
Peygamber Efendimiz henüz altı yaşında iken annesini de kaybederek öksüz
kalmış oldu. Ümmü Eymen adındaki dadısı, kendisini alıp Mekke'ye
getirdi ve dedesi Abdulmuttalib'e teslim etti. İki yıl sonra da
Abdulmuttalib vefat etti. Ondan sonra Peygamber Efendimiz, amcası Ebû
Talib'in yanında kaldı.
Ebû Talib, kardeşinin oğlu Hazret-i Muhammed'i pek çok sever, pek ziyade
korurdu. Ebû Talib bazen ticaret için kafile ile Şam tarafına
gidiyordu. Henüz on iki yaşında bulunan Hazret-i Muhammed'i de beraber
götürdü. Busra denilen yere kadar gittiler. Alış-verişi bitirip birkaç
gün sonra geri döndüler.
Peygamber Efendimiz on yedi yaşında iken de, diğer amcası Zübeyr ile Yemen'e gidip az sonra dönmüşlerdi.
Hazret-i Peygamber Efendimiz artık Kureyş arasında büyük bir şeref ve
şan sahibi olmuştu. Kendisine Muhamme-dü'l-Emîn deniliyordu. Kureyş
kabilesinin pek şerefli ailesinden Huveylid kızı Hadice adında çok
muhterem ve zengin bir hanım vardı. Daha genç iken dul kalmıştı. Bazı
adamlara sermaye vererek ticaret yaptırıyordu.
Peygamber Efendimize de sermaye verdi. Kölesi Meysere'yi de beraberine
verip Şam tarafına gitmelerini istedi. Peygamber Efendimiz bu teklifi
kabul ederek Busra'ya kadar gitti. Orada işlerini görüp birkaç gün
içinde geri döndüler.
İşte Peygamber Efendimizin gençliğindeki seyahetleri bundan ibarettir.
Bu seyahatler süresince kendisinden bazı mucizeler çıkmış, kendisinin
büyüklüğünü bazı kimseler görüp anlamışlardı. Fakat yazdığımız gibi, bu
yolculuklar uzun bir zaman devam etmediği için, Peygamber Efendimiz
birtakım şahıslarla görüşme imkânını bulamamıştı.
Peygamber Efendimiz henüz yirmi beş yaşında idi. Hazret-i Hadice de,
kırk yaşını geçmişti. Pek yüksek bir ruha sahib olan ve çok şerefli bir
aileye mensub bulunan Hazret-i Hadice, Peygamber Efendimizin muhterem
zevcesi olmak şerefine her yönden lâyıktı. Onun için Peygamber Efendimiz
Hazret-i Hadice ile evlenmiş, o mübarek annemiz de ilk zevcesi olmak
şerefine kavuşmuştur.
Peygamber Efendimizin, cariyesi Mariye'den doğan İbrahim adındaki
oğlundan başka, bütün erkek ve kız evlâdı Haticetü'l-Kübra validemizden
dünyaya gelmiştir. Önce Kasım adındaki oğlu doğmuş, bunun üzerine
Hazret-i Peygambere künye olarak Ebû'l-Kasım (Kasım'ın Babası)
denilmiştir. Sonra oğlu Abdullah ile Zeyneb, Rukiye, Ümmü Gülsüm ve
Fatımetü'z-Zehra adındaki kızları dünyaya gelmiştir. Kasım, İbrahim ve
Abdullah Hazretleri daha çocuk iken vefat etmişlerdir. Peygamber
Efendimizden sonra yalnız Fatma kaldı. O da altı ay geçmeden Peygamber
Efendimizden sonra vefat etmiştir. Böylece iki oğlu Hazret-i Hasan ile
Hazret-i Hüseyin'i öksüz bırakmıştır. Yüce Allah hepsinden razı olsun.
Peygamber Efendimizin çocukluk çağı, pek kutsal bir halde geçti. Daha
doğar doğmaz birtakım mucizeler belirmiş, kavim ve kabilesi arasında bir
bolluk ve bereket meydana gelmişti. Kâbe-i Muazzama içinde bulunan
müşriklere ait putlar, yüzleri üzere yere düşmüş, ateşe tapanların
ateşleri sönmüş, acaib rüyalar görülmüştü.
Peygamber Efendimizin dedeleri arasında evlâddan evlâda geçen bir nur
vardı. Bu nur sonunda Peygamber Efendimize geçti ve onun mübarek yüzünde
parlamaya başladı.
Mekke-i Mükerreme halkı, yeni doğan çocukları, havası hoş olan yerlerde
yaşayan ve dilleri pek açık olan aşiretlerden birer süt anneye
verirlerdi. Hazret-i Muhammed'i de, Beni Sa'd kabilesinden Haris
adındaki adamın karısı Halime'ye verdiler. Halime, bu meleklerden daha
güzel ve daha pak olan çocuğu bağrına bastı, yurduna alıp götürdü. Onu
dört yıl besledi. Bu süre içinde Hazret-i Muhammed'de gördüğü üstün
hallere ve yurdunda beliren berekete nihayet yoktu. Artık onu getirip
annesi Amine'ye teslim etti. Hazret-i Amine de bu masum yavrusunu alıp
dayı çocukları bulunan Neccar oğullarını ziyaret için Medine-i
Münevvere'ye götürdü. Bir süre orada kaldılar. Sonra Mekke'ye dönerken,
Hazret-i Amine Ebva denilen yerde daha yirmi yaşında iken vefat etti.
Peygamber Efendimiz henüz altı yaşında iken annesini de kaybederek öksüz
kalmış oldu. Ümmü Eymen adındaki dadısı, kendisini alıp Mekke'ye
getirdi ve dedesi Abdulmuttalib'e teslim etti. İki yıl sonra da
Abdulmuttalib vefat etti. Ondan sonra Peygamber Efendimiz, amcası Ebû
Talib'in yanında kaldı.
Ebû Talib, kardeşinin oğlu Hazret-i Muhammed'i pek çok sever, pek ziyade
korurdu. Ebû Talib bazen ticaret için kafile ile Şam tarafına
gidiyordu. Henüz on iki yaşında bulunan Hazret-i Muhammed'i de beraber
götürdü. Busra denilen yere kadar gittiler. Alış-verişi bitirip birkaç
gün sonra geri döndüler.
Peygamber Efendimiz on yedi yaşında iken de, diğer amcası Zübeyr ile Yemen'e gidip az sonra dönmüşlerdi.
Hazret-i Peygamber Efendimiz artık Kureyş arasında büyük bir şeref ve
şan sahibi olmuştu. Kendisine Muhamme-dü'l-Emîn deniliyordu. Kureyş
kabilesinin pek şerefli ailesinden Huveylid kızı Hadice adında çok
muhterem ve zengin bir hanım vardı. Daha genç iken dul kalmıştı. Bazı
adamlara sermaye vererek ticaret yaptırıyordu.
Peygamber Efendimize de sermaye verdi. Kölesi Meysere'yi de beraberine
verip Şam tarafına gitmelerini istedi. Peygamber Efendimiz bu teklifi
kabul ederek Busra'ya kadar gitti. Orada işlerini görüp birkaç gün
içinde geri döndüler.
İşte Peygamber Efendimizin gençliğindeki seyahetleri bundan ibarettir.
Bu seyahatler süresince kendisinden bazı mucizeler çıkmış, kendisinin
büyüklüğünü bazı kimseler görüp anlamışlardı. Fakat yazdığımız gibi, bu
yolculuklar uzun bir zaman devam etmediği için, Peygamber Efendimiz
birtakım şahıslarla görüşme imkânını bulamamıştı.
Peygamber Efendimiz henüz yirmi beş yaşında idi. Hazret-i Hadice de,
kırk yaşını geçmişti. Pek yüksek bir ruha sahib olan ve çok şerefli bir
aileye mensub bulunan Hazret-i Hadice, Peygamber Efendimizin muhterem
zevcesi olmak şerefine her yönden lâyıktı. Onun için Peygamber Efendimiz
Hazret-i Hadice ile evlenmiş, o mübarek annemiz de ilk zevcesi olmak
şerefine kavuşmuştur.
Peygamber Efendimizin, cariyesi Mariye'den doğan İbrahim adındaki
oğlundan başka, bütün erkek ve kız evlâdı Haticetü'l-Kübra validemizden
dünyaya gelmiştir. Önce Kasım adındaki oğlu doğmuş, bunun üzerine
Hazret-i Peygambere künye olarak Ebû'l-Kasım (Kasım'ın Babası)
denilmiştir. Sonra oğlu Abdullah ile Zeyneb, Rukiye, Ümmü Gülsüm ve
Fatımetü'z-Zehra adındaki kızları dünyaya gelmiştir. Kasım, İbrahim ve
Abdullah Hazretleri daha çocuk iken vefat etmişlerdir. Peygamber
Efendimizden sonra yalnız Fatma kaldı. O da altı ay geçmeden Peygamber
Efendimizden sonra vefat etmiştir. Böylece iki oğlu Hazret-i Hasan ile
Hazret-i Hüseyin'i öksüz bırakmıştır. Yüce Allah hepsinden razı olsun.
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paz Ekim 06, 2019 11:10 am tarafından turk9999
» DreamBox Kullanıcılarına özel FLASHWIZARD 7.02 Türkçe
C.tesi Eyl. 17, 2016 8:48 am tarafından turnurbil
» E2 Setting 7,13,19,42
Paz Kas. 01, 2015 10:04 am tarafından codegen
» Redline Aradiginiz hersey tek link Her zaman guncel Arkadaslar
C.tesi Eyl. 26, 2015 5:57 am tarafından UCANKUS004
» Çökmüş Dreambox DM 500S Kurtarma
Salı Eyl. 22, 2015 12:43 pm tarafından yavoth
» DM800HD Clone Patched Images (Sim 2.01 SSL#84D OE2.0)
Perş. Tem. 02, 2015 2:38 pm tarafından Admin
» All Files in Our Enigma2 Addons
Çarş. Tem. 01, 2015 10:55 pm tarafından ttys
» E2 - Dreamboxedit_setup 5.1.1.1 ile İP TV eklemek
Paz Mart 22, 2015 1:48 am tarafından AHMCEL
» Ace Stream Media 3.0.3 programı ve paylaşım bölümü
Perş. Mart 05, 2015 1:59 pm tarafından Admin